Geleneksel Türk Okçuluğunu ülkemizde yaygınlaştırmak milletimize öğretmek amacı ile canla başla çalışan SuDo Osmanlı Dövüş Sanatı ve Okçuluk kulübüne ve Davut ŞENGÜL Hocamıza kulübü ve şahsına teşekkür ederiz.

505,5MT TÜRKİYE REKORUNU (okçular vakfı) Cüneyt ÖZTAN arkadaşımızın atışı ile gururlandık kendisini tebrik ederiz.

Kütahya III. Uluslararası Germiyan Geleneksel Türk Oyunları Festivali, başlangıcından itibaren konaklamasıyla; kahvaltısıyla; üç öğün yemeğiyle; oyunların icra edildiği meydanıyla(Tesisler); servis araçlarıyla ve Kütahya halkının misafir perverliğiyle harika bir tablo sergiledi.

Bizler, her yönüyle, kültürel değerleri ön plana çıkaran bu faaliyetlere gönülden destek veriyor ve tasvip ediyoruz. İnsanımız, bu faaliyetlere “Ödül var mı?” diye sormadan yayını ve okunu kapıp koştura koştura gelecek kadar özverili davranıyor. Herkes de biliyor ki, bu sanatı icra etmek çok pahalı ve kolay değil. Yol parasıyla, kırılan oklarıyla ve diğer ekipmanlarıyla üç günlük bir organizasyonun maliyeti 500 liradan aşağı değil. Hele bir de katılımcının yayı da kırılırsa ki sıkça rastlanılan bir durum, maliyet o zaman 1000 lirayı geçmektedir. Asgari ücretin 1500 lira olduğu bu ülkede 1000 lira azımsanacak bir meblağ değil. Bu miktara, katılımcının geleneksel kıyafetler için yaptığı masrafları katmıyorum bile. Organizasyonlara hazırlanırken kırdığı okları ve yayları da hesaplarsak halkımızın bu kültürel değerlere ne kadar sarıldığını görebilirsiniz. Madem kültürel değerlerimiz, millet olma bilinci açısından çok önemli, o zaman bütün bunları gözönüne alarak, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımıza yatırım yapmamız gerekir. Çünkü bu değerleri yarına onlar aktaracaklar. Ben kırk beş yaşında bir adamım. Elbetteki benim de bu değerlere sahip çıkmam çok önemli, ancak yarına aktarma fonksiyonelliği açısından çocuklarımız bu değerler için hayati önem arzetmektedir. Demem o ki, benden önce onlar gelmeli, onlara önem vermeli, onları baştacı etmeliyiz. O nedenle, çocuklarımıza bu değerleri sevdirmeliyiz; bu değerlerden onları nefret ettirmemeliyiz. Gerekirse, yumurta atışlarını; kale atışlarını ya da diğer eğlenceli uygulamaları hiçbir katılım ölçütü koymadan onlara yaptırmalı, onları öncelemeliyiz. Onlar bizim her şeyimiz ve geleceğimizin mümessilleridir. Bugün teknolojinin esiri olmuş çocuklarımızın durumunu düşünürsek, beni daha iyi anlayacağınızı ümit ediyorum.

Neyseki son gün melzil atışlarında 505,5 m Türkiye rekorunun kırılmasıyla çocuklarımız sevindi de biraz yorgunluklarını unuttular.

Meseleyi Resulullah Efendimiz’in bir sözüyle bitirmek istiyorum:

“Kolaylaştırınız güçleştirmeyiniz; müjdeleyiniz nefret ettirmeyiniz.”

ÖNEMLİ NOT:

Bu organizasyonu düzenleyen Selim Erduğan Bey’in annesi dün hakkın rahmetine kavuşmuştur. Selim Bey’in annesine yüce ALLAH’tan rahmet, kendisine sabrı cemil diliyorum. Bu organizasyonda canla başla çalışmalarından ötürü tekrar tekrar Selim Bey’e teşekkür ediyorum.

SuDo Osmanlı Dövüş Sanatı ve

Okçuluk Kulübü

DAVUT ŞENGÜL

. . . . . . . . . . tacticalmagazin. . . . . . . . . . . . .

EROL SOLAK. . . . . . . . . CEM DEMİRTAY